Bize ilkokul çağlarımızından beri ülkemizin coğrafi konumu
dolayısı ile bir köprü görevi gördüğü ve iki kıtayı birbirine bağladığı
söylenir. Ve bakıldığı zaman Türkiye Asya ile Avrupa arasında gerçekten de bir
köprü gibi durmaktadır. Peki bu köprünün birbirine bağladığı bu iki kıtadan
biri olan ve neredeyse ülkemizin her bir ferdinin günde en az bir kere
zikrettiği namı değer ‘’Avrupa’’ ismi nereden gelmektedir? Aslında işin
bilimsel boyutunun kelimenin kökünün dışında magazinsel boyutunu anlatmak
istiyorum. Malum ülkece entrikalara karşı sevecen bir tutumuz var ki Türk dizi
tarihinde entrika dozajı ile reyting oranları her zaman aynı doğrultuda
ilerlemiştir. Ne kadar entrika o kadar reyting…
Neyse
gelelim asıl meseleye, medeniyetin(!) ilerlemenin(!) çağdaşlığın (!) vs. vs.
sembolü Avrupa’nın ismi nereden gelmektedir? Avrupa’nın aslı Europa’dır. Bakıldığı zaman Avrupa
Birliği para birimi olan ‘’Euro’’yu anımsatmasının sebebi de aslında para
biriminin ismini de buradan almış olması. Bu arada Euro’ya özel isim muamelesi
yapmamın sebebi şuanda 7.90 bandını görmüş olması, saygıda kusur etmemek lazım 😂
Evet güldük eğlendik gelelim meselenin özüne. Denilen odur ki
Fenike ülkesinin kralı Agenor’un dünyalar güzeli bir kızı vardır. Kızın
güzelliği o zamanın deyimiyle tanrıları kıskandıracak türden. Ama bizi
ilgilendiren kısmı güzelliğinden ziyade ismi. Bu dünyalar güzeli kızın adı
Europa. Evet evet bildiğimiz Europa. Tamam tamam biz işi çözdük diyenler için
yazı buraya kadar😏. Ama yok efendim benim adım da Abidin çokta yakışıklıyım fakat hiçbir kıtaya ismim verilmedi, bu kızın
ne özelliği var diye soranlar için devam ediyorum. Yunan mitolojisinde
tanrıların tanrısı olan Zeus dünyalar
güzeli kızımız Europa’ya gönlünü kaptırır. Yalnız şunu da belirtmeliyim ki bu
Herkül’ün annesine de gönlünü kaptırmıştı. Ayran gönüllü bir arkadaş olduğu
aşikar. Bi ara Herkül’ü de konuşalım...
Evet Zeus Europa’ya aşık olduktan
sonra onu elde etmek için yeryüzüne iner ve bir boğa şeklini alarak kızın
karşısına çıkmayı bekler. Güzel kızımız da bir ilk bahar günü arkadaşlarıyla
beraber çiçekleri börtü böceği falan seyretmek için şöyle bir gezinti yapmaya
çıkar. Çiçek toplaya toplaya dedikodunun
gözüne vura vura deniz kıyısına kadar gelirler. Ve karşılarında o güne kadar
görmedikleri güzellikte bir boğa ile
karşılaşırlar. İpek gibi tüyleri olan heybetli uysal bir boğa. Şahsen ben böyle
bir boğa görsem yanına yanaşmayı bırak arkama bile bakmam ama gel gör ki Europa
ve arkadaşları boğayı sevmek için yanaşırlar ve boğa Europa’nın
önünde diz çöker sırtına binmesi için. Beklenen olur kız boğaya biner ve hızlı
bir hamle ile denize dalar. Boğa denizde hızla yüzerek ilerler , boğanın böyle
jetski gibi yüzdüğüne şahit olan Europa bu işte bir terslik olduğunu düşünür ve
ne hikmetse boğanın aslında Zeus olduğunu anlar. Boğa Zeus, Europa’yı Girit adasına götür. Orada insan şekline geri
dönen Zeus Europa ile birleşir ve Minos, Radamanthys ve Sarpedon adında üç tane
çocukları olur. Minos ve Radamanthys adaletleriyle nam salarlar, hayatlarını da
adalet üzerine sürerler ve ruhlar ülkesinde yargıç olurlar. Eee adamın babası
tanrı, cehenneme gidecek değil ya yargı dağıtacak tabiJ. Ve Fenike
Kralının dünyalar güzeli kızı Europa da adını verir Europa (Avrupa) kıtasına ve oradan da para birimine.
Şimdi Strazburg’daki Avrupa Parlementosu binasının önünde
bir boğa heykeli var ve sırtında da Europa. Yunanistan da 2 euronun üzerinde de aynı figürü görebiliyorsunuz.
Görüyoruz ki mitolojiler sadece mitolojiden ibaret kalan
şeyler değiller. Burada anlatığım sadece bunlardan bir tanesi. Artık adamlar
sahip mi çıkıyor dersiniz, tarih kurumları geliş mi dersiniz, medeniyet dediğin
şey aslında bu mu dersiniz taktiri size bırakıyorum. Ama şunu da söylemekte
fayda var ki 3000 yıl öncesinin efsanesini günümüzde yaşatan Avrupa ya ağzının
kenarında salyalar akıtarak bakıp kendi ülkesinde 100 yıl öncesini hazmedemeyen
insanlar var. Ve bu insanlar kendilerine aydın diyor ne kadar garip😒
Adem Uğur ŞEKER
Yorumlar
Yorum Gönder